Dünya'nın Yarını

Küresel iklim değişikliğini herkes duymuştur.Bahsi geçen konu tamamen senin,benim,bizim hakkımızda.

Farkında olmadan(belki de farkında olarak) Dünya'ya yaptığımız şeylerin sonuçlarının yine farkında olmadığımız şekillerde anlıyoruz."Yav hava nasıl kapattı hemen " veya "Nisan ayında kar da yağdı bunu da gördük" şeklinde tepki vererek karşılıyoruz.Yapılan ölçümlerde 1880 yılından sonra en sıcak yıl geçtiğimiz 2016 yılıydı.1880 yılında Dünya nüfusu 1.6 Milyar iken 2016 yılında bu sayı 7.5 milyara ulaştı.Tahminlere göre 2100 yılında bu sayı 11.2 milyar olarak hesaplanıyor.Peki geleceğe bırakacağımız Dünya'dan memnun muyuz?

Hiç Bir Şey Yapmayan İnsan Irkı

Dünya'yı sözde daha iyi bir yer haline getirmek için yüzyıllardır teknolojik gelişmeler adı altında çalışıyoruz.Bunun doğrultusunda insan,hayvan ve orman gibi dünyanın asıl ihtiyacı olan şeyleri katlediyoruz.Farkında değiliz fakat bundan 10 yıl sonra "Hiç Bir Şey Yapmayan İnsan Irkı" adlı bir ırk geliyor.Oturduğumuz yerden daha önce insanların enerji harcayarak yaptığı her şeyi yapabilme teknolojisine sahip olacağız.Peki biz bunları yaparken Dünya bizim kadar yapay bir huzur içinde olacak mı?

Dünya her geçen gün daha çok hastalanıyor.Biz hastalıklı hücreler olarak kendimizi kendimiz için değiştirmeli ve Dünya'yı gelecek nesillere bu şekilde bırakmamalıyız.İnsan ırkı bunun pişmanlığını toprağa ektiği tohumun karşılığını alamadığında anlayacak.Çevremizde gördüğümüz her doğal kaynak,her deniz,vadi,hayvan türleri biz böyle devam ettiğimiz sürece yok olacak.

Değişimi beklemek yerine artık değişimin kendisi olmalıyız.Yaşadığımız illüzyon dünyasından bir an önce sıyrılıp kendimizi gerçeğe yönlendirmeliyiz.Küresel İklim Değişikliği şuan oluyor.Bunun farkına varılması ve geri dönüşü için elimizden geleni yapmalıyız.

Dünya Sığınabileceğimiz Tek Yer

Carl Sagan Voyager 1 uzay aracının Dünya'nın fotoğrafını çektiğinde şunları söylüyor:

"Şu noktaya tekrar bakın. Orası evimiz. O biziz. Sevdiğiniz ve tanıdığınız, adını duyduğunuz, yaşayan ve ölmüş olan herkes onun üzerinde bulunuyor. Tüm neşemizin ve kederimizin toplamı, binlerce birbirini yalanlayan din, ideoloji ve iktisat öğretisi; insanlık tarihi boyunca yaşayan her avcı ve toplayıcı, her kahraman ve korkak, her medeniyet kurucusu ve yıkıcısı, her kral ve çiftçi, her aşık çift, her anne ve baba, umut dolu çocuk, mucit, kâşif, ahlak hocası, yoz siyasetçi, her süperstar, her "yüce önder", her aziz ve günahkâr onun üzerinde - bir günışığı huzmesinin üzerinde asılı duran o toz zerresinde.Dünya, üzerinde hayat barındırdığını bildiğimiz tek gezegen. En azından yakın gelecekte, gidebileceğimiz başka yer yok. Ziyaret edebiliriz, ama henüz yerleşemeyiz. Beğenin veya beğenmeyin, şu anda Dünya sığınabileceğimiz tek yer."